Piyasayı Nasıl Yorumlamalıyız

Teknik problemler nedeniyle ilk yazımız bir kaç gün geç yayınlanınca bahsi geçen rakamlar geride kalmıştı bile… Kafası karışan okuyucular olduysa affola… Emlak Kulisinde başlatılan soru-cevap konularının artırılmasıyla daha çok kişinin sorularına cevap bulmaya çalışacağız… Köşe yazılarımız günlük olmadığı için piyasa hakkında anlık yorum yapmamız mümkün değil… Amacımız genel anlamda yol göstermeye çalışmak, doğru bakış açılarını yerleştirmek…

Yaşadığımız piyasada en önemli gösterge döviz kurlarının seviyesi… Bu nedenle ilk yazımda döviz fiyatlarına dikkat çekmeye çalıştım… Son bir haftada USD fiyatları diğer krizlerde yaşadığımız farklı bir yükselme davranışı gösterdi… Her atladığı seviyeden geri gelmeleri çok sınırlı oldu ve yükselmeye devam edeceği hissi verdi… Hatta 1,62 seviyeleri konuşuldu ki, bugün gerçekten 1,62 seviyesinde soluklandı… şžu anda genel bir yükselişe devam edeceği beklentisi hakim… Büyük ihtimalle yarın (Perşembe günü) sabah daha yüksek bir USD kuruyla güne başlayacağız…

Bu sefer yerli yatırımcının büyük kısmı YTL’ye geçmekte acele etmedi ve çıkmak zorunda olan yabancıya daha pahalı bir bedel ödetti… Yıllar önce Japonya’da yaşanan krizde (ki gayrimenkul ilintili bir krizdi) yerli halkın tesellisi zararın büyük kısmının yabancı yatırımcılar tarafından yaşanmasıydı… Belirli sayıda yatırımcı benzer şekilde sevinebilir fakat etkileri kısa vadede para kazanan dahil tüm Türk vatandaşlarını etkileyecek…

İlk sırada etkilenecekler tabii ki dövize endeksli kredinin cazibesine kapılmış ve tedbirini yeterince hızlı alamamış olanlarımız… Daha sonra, piyasa küçülmelerinden çoğumuz etkileneceğiz… Yurtdışına giden ihracat yüklemeleri azalmaya başladı bile… Enflasyonla mücadelemiz de çok büyük darbe alacak… şžimdiye kadar cost-driven enflasyon yaşadık, düşük kur buna yardımcı oldu… şžu anda ise çaremiz demand-driven enflasyonun yeterli olmasında fakat maliyetlerin kura endeksli artması kaçınılmaz. Kur seviyeleri bu şekilde yükselmeye devam eder ve geri gelmezse çok farklı rakamlar karşımıza çıkacaktır… Kısa vadede umulmadık seviyelere çıkabiliriz. Önemli olan sular durulduğunda ya da yaşadığımız sürecin sonundaki seviyeler…

Yaşadığımız günlerde çoğu uzmanın gayrimenkul yatırımını tavsiye etmesi pek olası görülmüyor… Diğer yandan çok iyi bildiğimiz bir şey var ki her zamanın bir fiyat seviyesinin olması… İyi fırsatlar yakalayan sınırlı sayıda yatırımcının işlem yaptığı da bir gerçek… Bu yatırımcı tipinin büyük kısmının dövize yatırım yapmayı seven kitle olması da şaşırtıcı değil… Yüksek kur seviyesinde YTL’ye geçip konut yatırımını tercih ediyorlar… Özellile döviz ve kira yatırımı dışında geliri sevmeyenler bu günlerde aktif… Amacımız konut kredisi hakkında tartışmak, fakat günümüz dinamiklerini analiz etmeden, asıl konumuza ağırlık vermemiz de çok sağlıklı olmayacak…

Nejat Özonay (emlakkulisi.com 2008)